Ne Zaman Endişelenmeliyiz?
- Yiğitcan Erkan
- 29 Oca
- 2 dakikada okunur
Bir alışveriş merkezinin geleceği için kaygılanmanın doğru zamanı, potansiyel tehdidin ortaya çıktığı an değildir. O an beklenirse, geç kalınmış olur. Olası tüm tehditlere karşı hazırlanacak çözümleri planlamaya başlamak ve bu planları ne kadar sürede ve ne maliyet ile uygulayabileceğimizi hesaba katmak kritik önemdedir.
Alışveriş merkezi sahipleri veya yöneticileri, “tehdidin” illa kapıyı çalmasını beklememeli, çok daha öncesinden proaktif bir hazırlık yapmalıdırlar. Ziyaretçi deneyimini aksatabilecek bir krizden ekonomik dalgalanmalara kadar pek çok farklı senaryoyu düşünmek; ihtiyaç duyulacak kaynakları, insan gücünü ve zaman yönetimini doğru kurgulamak gerekir.
Alışveriş merkezi yatırımcısının, tehlikeleri ve bunlara ilişkin çözümleri önceden bilmesine rağmen hayata geçirmemesinin ise birkaç temel sebebi olabilir:
1. Maliyet ve Kaynak Sınırlamaları:
Uzun vadede kârlılık getirecek projeler bile ilk etapta yüksek yatırım ve bakım maliyeti gerektirebilir. Yatırımcılar, kısa vadeli nakit akışını korumak veya diğer öncelikli harcamalara/yatırımlarına yönelmek adına bu tür projeleri erteleyebilir.
2. Değişime Karşı Direnç veya Önceliklendirme Sorunu:
Yeni çözümleri uygulamak, kurum içinde değişim gerektirir. Hem yönetimin hem de çalışanların bu değişime hazır olması gerekir. Eğer kurum kültürü buna elverişli değilse veya öncelik sıralamasında başka konular öne geçiyorsa, bilinen çözümler “zamanı geldiğinde” yapılmak üzere rafa kaldırılabilir.
3. Bilgi veya Uzmanlık Eksikliği:
Sorunun ve çözümün ne olduğu kâğıt üzerinde bilinse bile pratikte hangi adımların nasıl atılması gerektiği konusunda belirsizlik yaşanabilir. Uzmanlık gerektiren projeler için ek danışmanlık, teknik altyapı veya yeni ekip üyeleri gerekebilir. Gereken rehberlik ve organizasyon sağlanmadığında uygulama süreci doğal olarak ertelenir.
4. Piyasa Dalgalanmaları ve Risk Yönetimi Stratejileri:
Bazı yatırımcılar, alınacak risk ile olası getiriyi kıyaslayan bir “bekle-gör” yaklaşımını benimser. Piyasa koşulları belirsizken veya alternatif yatırımlar daha cazip görünürken, yeni projeleri yürürlüğe koymak yerine beklemek tercih edilebilir.
5. Vizyon Eksikliği ve Yanlış Yönetim Yaklaşımı:
Bazı yatırımcıların asıl işi AVM yatırımı olmayabilir; uzun yıllardır tamamen farklı sektörlerde faaliyet gösteriyor veya kısa vadede daha yüksek getirili yeni iş kollarına girmiş olabilirler. Bu durum, AVM işinin gerektirdiği uzmanlık, yenilikçilik ve uzun vadeli bakış açısının geri planda kalmasına neden olabilir. Üst yönetimde bulunan yöneticilerin vizyon eksikliği, liyakat sorunu veya emanetçi yaklaşımı da sorunları öngörüp çözüm geliştirme kapasitesini kısıtlar. Böylece gerekli radikal dönüşümlerin yapılması gecikir ve potansiyel fırsatlar kaçar.
Yatırımcıların bu faktörleri dikkate alarak harekete geçmesi, finansal sürdürülebilirliği ve uzun vadeli rekabet gücünü destekleyen stratejik bir adım olacaktır.
Comments